Türk Hukuk Sistemine 2012 yılında alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak dahil olan arabuluculuk, dünyada çok eski çağlardan beri başvurulan bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olmuş hatta bazı toplumlarda alternatif çözüm yöntemi olmanın ötesinde temel uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak benimsenmiştir. Arabuluculuğun tarihinin, Uzak Doğu ve Afrika’da eski çağlara kadar gittiği bilinmekte olup arabuluculuğun ilk kez Fenike'de, resmi olarak ise Babylon'da kullandığı kabul edilmektedir.Bizim topraklarımızda ise Osmanlı’da ulemanın bazı faaliyetlerinin modern anlamda arabuluculuğu çağrıştırdığı görülmekte, bu anlamda Anadolu kültürünün de arabuluculuğa aşina olduğu açıkça anlaşılmaktadır.
Görüldüğü gibi, modern dünyada yeni bir kavram ve kurum olarak sunulan arabuluculuk aslında tarihten bugüne kadar farklı isimlerle uygulanagelmiş eski bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olup yeni olan, arabuluculuğun ayrı bir kurum, usul ve meslek olarak düzenlenmesidir. 1976 yılında gerçekleştirilen Roscoe Pound Konferansında ilk kez mahkemelerin, sadece yargılama yapan bir yer değil, aynı zamanda uyuşmazlıklar için en uygun çözüm yolunu yönetecek bir uyuşmazlık çözüm merkezi hâline getirilmesine ilişkin olarak alınan karar, arabuluculuğun kurum olarak tanımlanmasında adeta milat olmuş bu tarihten itibaren arabuluculuk uygulandığı her ülkenin yapısı ve kültürüne paralel olarak gelişmeye ve uygulanmaya devam etmiştir.